Kurdele sayımız için Yeşil Kurdele adlı kitabı seçtim. Yeşil Kurdele, yazarı Edgar Wallace’ın elli altı yıllık hayatına sığdırdığı 170 roman arasından ilginç konusuyla öne çıkıyor. Kitap üç kez sinemaya uyarlanmış. Konusuna geçmeden size yazar hakkında bilgi vermek isterim.
Kitapları 50 milyonun üzerinde satan nadir yazarlardan olan Edgar Wallace polisiye türünün de öncülerinden sayılıyor. 1875’de Londra’da doğan Wallace, elli altı yıllık yaşantısına 18 tiyatro oyunu, 957 kısa öykü ve yukarıda da belirttiğim gibi, 170’den fazla roman sığdırdı. Çocukluğu yoksulluk içinde geçti. On iki yaşında okulu bıraktı, yirmi bir yaşında orduya katıldı. Britanya İmparatorluğu ve Güney Afrika arasında yaşanan İkinci Boer Savaşı sırasında Reuters ve Daily Mail için savaş muhabirliği yaptı. İlk kitabı Aralarında Dört Adil Adam’ı kendi imkanlarıyla bastı. İşler iyi gitmeyince Kongo’ya gitti. Burada öyküler yazdı. Bazıları The Windsor Magazin gibi dergilerde tefrika edildi. 1911’de bu öykülerden Sanders of River adlı seçkisi basıldı. Bazı öyküleri sinemaya uyarlandı. 1921’de Hodder and Stoughton adlı yayın şirketiyle anlaştı ve uluslararası alanda tanınan bir yazar oldu. 1931’ de milletvekili olma girişimi başarısız olunca Hollywood’a taşındı ve burada senaryo yazarı olarak çalıştı. Bir sinema başyapıtı olan King Kong’ un senaryosu üzerinde çalışırken teşhis edilemeyen diyabet nedeniyle 1932 yılında aniden öldü. King Kong filmi Cinema Monthly tarafından 1933 yılında çevrildi.
1920’ lerde çok satan bir yazar olan Wallace’in en bilinen romanları arasında Ölüm Bavul Hazırlıyor, Blackmoor Şatosu’nun Boğazlayanı, Cinayet Yetmez, Beyaz Halı, Soho’ daki Hayalet, Dünya Tehlikede bulunmaktadır. Türkçeye altmışa yakın eseri çevrilmiştir.
Yeşil Kurdele’yi bu yazı için incelemeye başladığımda çok sevdiğim halde uzun zamandır polisiye roman okumadığımı fark ettim. Bunun üzerine polisiye romanlarla ilgili bilgimi tazelemek amacıyla yaptığım araştırmada, ortaya çıkış tarihinin 1800’lere uzandığı bilgisiyle karşılaştım, yani Avrupa’da büyük bir sanayileşme devriminin yaşandığı döneme. Endüstriyel faaliyetlerin artmasıyla insanlar güvenli ortamlarından, herkesin birbirini tanıdığı köylerden, kasabalardan şehirlere taşınmaya başladı ve tanımadıkları insanlarla etkileşime girdiler. Doğal olarak suç oranlarında artış yaşandı. İlk polis teşkilatının kuruluşu da bu döneme rastlıyor. Polisiye romanların gelişmesi için de uygun bir ortam oluştu. Dünyada ilk modern polisiye eser Edgar Allan Poe’ nun 1841 yalında yazdığı “Morg Sokağı Cinayetleri” adlı yapıtı, yazılmış en önemli dedektif karakteriyse Sherlock Holmes olarak kabul edilir. Bu karakter kısmen gerçek bir kişilikten, kısmen de Poe’nun dedektif Dupin’inden esinlenmiştir.
Bu arada Osmanlı sarayında Sherlock Holmes, Arsen Lüpen gibi polisiye kahramanların maceralarını ilgiyle takip eden bir padişahtan söz etmeden geçemeyeceğim. II. Abdülhamit’ in kütüphanesinin bir bölümde, kendisi için özel olarak çevrilmiş 600’e yakın polisiye roman bulunuyordu. Osmanlı’da yazılan ilk polisiye roman 1884 yalında Ahmet Mithat Efendi tarafından kaleme alınan Esrâr- ı Cinayât’dı.
Wallace’ın çok satar olduğu 1920’lere gelindiğinde Türkiye’de Peyami Safa, “Server Bedi” takma adıyla, Arsen Lüpen’den esinlenerek Cingöz Recai adlı karakteri yaratır. Çok ilgi gören bu polisiye eser defalarca filme alınır.
Pek çok insan tarafından keyifle okunan polisiye eserlerin ortak özellikleri nelerdir diye düşünürsek; hepsinin suç merkezli olması denebilir. Bir suç (cinayet, hırsızlık vs) işlenir, bazen polis yetersiz kalır veya onlarla eş zamanda dedektifler devreye girer, suçlunun ortaya çıkarılması için araştırma başlar. Bu süreç sürükleyici bir şekilde, merak duygusu tetiklenerek, gizemli, gerilimli bir atmosfer yaratılarak anlatılır. Çoğunlukla sürprizli bir sona varılır.
Yeşil Kurdele de bu formülle yazılmış bir roman. Bu bağlamda, işlenen suçlar, suçlu gibi görünen, aslında suçsuz olan kişiler, gözünden hiçbir şey kaçmayan, üstün zekalı bir dedektif ve suçlunun ortaya çıktığı şaşırtıcı sonuçla, Yeşil Kurdele merakla ve keyifle okuduğum bir kitap oldu. Konusuna gelirsek:
Edna Gray on yedi yaşına kadar İngiltere’de zor bir hayat yaşar, Güney Afrika’daki zengin amcası tarafından evlat edinilince oraya taşınır, refah içinde geçirdiği birkaç yıldan sonra amcasını kaybeder, bütün miras kendisine kalır. Londra’ya dönme kararı alır. Amcasının yakın bir arkadaşıyla gemi yolculuğu yaparken dedektif M. Lak ile tanışır. Edna kendisine miras kalan Londra’ya iki saat uzaklıktaki Longhal malikanesine yerleşmek istemektedir. Bir yolsuzluk nedeniyle barodan atılan eski avukat Rüstem’den evinin anahtarını almak ister. Ve kendisini at yarışlarında hileli kazanç sağlamak amacıyla kurulmuş bir olan Yeşil Kurdele Firması’nın çalışanlarının arasında bulur. Malikânesi Yeşil Kurdele’nin gizemli faaliyetlerinin merkezi olarak kullanılmaktadır. Edna, arazisi içinde faaliyet gösteren çete elemanları tarafından korkutulma çabalarına hiç aldırmaz. Bu arada biri Edna’yı yakından ilgilendiren iki cinayet işlenir. Müfettiş M. Lak sürekli Edna’nın etrafındadır. Adım adım yolsuzlukları da, cinayetleri de çözer. Ve roman sürpriz bir sonla biter.
Polisiye roman severlerin ilgiyle okuyacağını düşündüğüm kitap Adal Yula tarafından Türkçe’ye çevrilmiştir.
Yeşil Kurdele, Edgar Wallace, Dorlion Yayınları, Kasım 2023, 192 Sayfa