Görünür Olmak

Bakkaldan aldığım bir paket çekirdeği açıp, her zamanki yerime kuruluyorum. Çekirdek paketinin konduğu şeffaf poşete de kabuklarını atacağım. Çevreye duyarlıyım anlayacağın. Bir yandan çekirdek çitleyip, manzarama bakacağım....

Tepetaklak Sabah

Yıllardır yaşadığımız sabahlardan biriydi… Mutfaktaki kızarmış ekmek ve bergamotlu çay kokusu, açık balkon kapısından apartman boşluğuna süzülüyor, küçük balkondaki çamaşır ipleri nazlı nazlı salınıyor, şehrin sokaklarında...

Yorgancı

Bir garip ölmüş diyeler Üç gün sonra duyalar Soğuk su ilen yuğalar Şöyle garip bencileyin Yunus Emre Ankara kışlarının acımasız kuru ayazı bilinir oysa yaz günlerinin bunaltıcı kuru sıcağı da acımasızdır. Yeşilin hemen hemen hiç...

Yeşil Erik

Uyudum mu sopa mı yedim, anlamadım. Tüm gece yatağın içinde yılan sokmuş gibi sağdan sola, soldan sağa dönüp durdum. Uyumaya çalışmanın bir faydası yoktu, sonunda anladım. Hiç de alışık olmadığım bir saatte yataktan çıktım,...

Olur Ya!

Belki, bir gün güneş açarsa yeniden fırtınalı bulutların ardından, Belki, bir gün mavisini yaşayabilirsem engin denizin, Belki, bir gün kuşlara eşlik edebilirsem neşeli ve kıvrak, Belki, bir gün çekilebilirsen kuzey yıldızımın...

Muktedir Bey

On gün önce apartmandan apar topar ayrılan iki numara, dairesini bize inat bekâr birine kiralamış; öyle duyduk. Bakkaldan dönerken kapı önünde üç çift erkek ayakkabısı görünce dayanamadım, çaldım kapıyı, hem hoş geldiniz dedim...

Hâlâ…

“Hadi Anneanne ya, lütfen ama! Yetişmeyecek sonra!” “Kuzum işiniz mi yok, Allah aşkına? Nereden geliyor aklınıza böyle şeyler? Hem seneler var, elime iğne almadım evladım.” ”Olsun! Yaparsın sen, hem de en güzelini!” “Git...

Güvercinlerin İntiharı

Ve sonunda insan bütün sisini kustu sokaklara, en bulanık ruhların yaşadığı yerlerdi en sisli yerler… Gecenin yarısında, meydanın orta yerinden görünmüyordu sokak lambalarının tepeleri.Şehrin bütün ışıkları can çekişiyordu...

Beyaz Gipür Elbise

Kararlıydı, alarm çalmadan açtı gözünü. Haftalardır beklediği, hâyâlini kurduğu gün gelmişti. Enerji doluydu içi, ılık bir duş aldı, kafasına sardığı havluyla son bir kez aynaya baktı. Bembeyaz teni, iri gözleri ve belirgin...

Utanmak

Adem’le Havva’nın hikayesini hepimiz biliriz. Cennet bahçesindedirler, masumdurlar ve çıplaklıklarından utanmazlar. Ancak şeytan, onları bir yılan aracılığıyla kendilerine yasaklanmış bir ağacın meyvesini yemeğe ikna eder. Bu...

Yıllar Geçse de

Karşımda oturuyordu. Dinlene dinlene konuştu. Kulaklarıma inanamadım. “Hiç iştahım yok. Rica ederim ısrar etme. Artık ne kadar yiyebilirsem.” Çatalı bıraktı. Üç kısa cümle nefes nefese bırakmıştı koca adamı. Ağzımdaki lokmayı...

Ses Curcunası

Merdivenle yukarı çıkan delikanlının eli saçlarının arasında kaşınan boşluğa gitti… Kafasında doktorun muzip sesi yankılandı: “Üzülmeyin delikanlı, saç kökleriniz greve gitmiş… çalışmıyorlar. Ama bizim lokavt...

Sancı

Tuhaf adamdır şu Muzaffer Bey. İşi gücü eski gazeteleri biriktirip satmaktır. Evi kendisinin olmasa, azıcık emekli maaşıyla başka türlü nasıl geçinir? Eski gazete işinde iyi para var. Utanmasa çöpleri de karıştıracak, karton,...

Kimin Utancı

Hiç akıllanmayacaksın! Hep aynı şeyleri yaşamak senin seçimin olabilir mi? Bu iki oldu. Ne yapıyorsun? “Beni terk edin!” “Beni aldatın!” diye sinyal mi gönderiyorsun karşına çıkanlara? Bence sende terk edilme travması var sanki....

Kara Kedi

Sonunda yerleştim. Zor oldu ama… Eeee ne de olsa şehirler arası. Evi bulması, çeki düzen vermesi, biraz da estetik kaygılar darken derin bir nefes alıp buradaki eski hayatımın tekrar tadını çıkarmaya başlayacak-ken… Yanımda...

Boşanmış

Varlıklı ailelerin terk ettiği, unutulmuş, itilmiş mahallemiz. Artık çevre şehir ve kasabalardan gelen insanlarla birlikte yaşama tutunmaya çalışıyoruz. Tek ya da iki göz odalara sıkıştırılmış hayatlar, hayatlarımız. Dondurucu...

Araftan Çıkış

Yastığın altına soktuğu cep telefonunun “gonk” sesine uyandı. Yüzükoyun yattığı yerden elini sokup çıkarttı cihazı. Avuç içini dolduran ışıklı ekrana baktı yarı açık gözlerle. Mesaj ondandı. Gecenin bu...

Al al al

Karşılıklı tribünlerden biri nasıl enine boyuna sarı kırmızıya kesmişse, diğeri de o kadar sarı laciverte… Tek ortak noktaları formalarındaki sarı renkleri… O da gözün sarı nokta hastalığı kadar kör, hiçbir işe yaramıyor....

Bitpazarı

Adı bir tuhaf bu pazarın. Yine de sempatik ve merak uyandıran bir tınısı var. Nostaljik bir tını… Geçmişin izlerini taşıyor günümüze. Sıradan insanların bakıp geçtiği bir pazar. Bazen açık havada, bazen küçük bir dükkânda...

Delirme Yıllarım

Bodrum katına inen basamaklarda dizlerimin bağı çözülecek gibi oluyor. En son attığım adımla sensörlü lamba devreye giriyor. Huzursuzluğum yatışıyor. Yine de anahtarı kapının deliğinde döndürürken ellerimin titremesine engel...

Madamın Tılsımı

“Bak, bak! Geliyor yine seninki,” diye dürttü arkadaşını. Emirhan, tezgahının bulunduğu pazar sokağının köşesini dönen Madamı görür görmez bir of çekti, “Hay dilimi eşek arıları sokaydı da söz vermez olaydım,” dedi sıkıntıyla....

Kimse Anlamaz

En güzel hikâyeleri bulduğum Bomonti bitpazarı benim nefes aldığım yerdir. Tek eğlencem. Ne eş var ne çocuk ne de akraba. Öylesine görüştüğüm bir iki kişi dışında arkadaş da pek var sayılmaz. Herkesi uzak tutarım hem kendimden...

Yükleniyor