Kategori: Şubat 2018 – Av tuzakları – Av tutsakları
Orası Biraz Karışık
Ding ding – dong dong- ding ding –dong dong – ding……………………. Şenay, Şenaaaayyy, telefonun çalıyor, çantanın içinden geliyor sesi. Lavabodayım geliyorum. Dingi dingi dong – dingi dingi dong- dingi dingi …………………………… Hah, gelebildin nihayet!...
Gece Mangiz
Tabanları cayır cayır. Göğsünde alev alev bir fırın yanıyor. Nefes nefese yokuş aşağı iniyor. Bitmeyen yokuşta bir aralığa sapıyor. Atlatabilecek mi ardındakileri! Kendi nefesinden başka bir ses duyulmuyor aralıkta. Bir apartmanın yüksek basamaklarını çıkıyor...
Domuzlar Köyü
Davut Ağa yattığı yerden irkilerek uyandı. Dışarıda bağrışmalar vardı. Kapı vuruluyordu; “Muhtar kalk, yangın var!” Davut Ağa kendini hızla dışarı attı. Erken kalkıp ava gidileceği için üstü başıyla yatmıştı. Bekir Dizdar’ın ağılı alevler arasındaydı....
Avını Seven Avcı
Beş yıl önce güneydeki sarp dağların doruklarında avlanan yaban keçisinin boynuz uzunluğu bir metreden üç santim kısa olarak ölçülmüştü. Bu, o zamana kadar avlanan en uzun boynuzlu keçi olarak kayıtlara geçmişti. Köylüler, o tarihten...
Avcı Tuzağı
Ben hiç av hikâyesi anlatılmayan bir çevrede büyümüş, silahları bekçi, polis üstünde ya da film ve müzelerde görmüştüm. Otuz yaşına geldiğimde bir iş arkadaşım arkadaşlarıyla birlikte hafta sonları ava gittiğini söylediğinde, ‘’Ne sen hayvan...
Av ya da Avcı
Kafamın içinde tamtamlar çalıyor… Ağzım kupkuru. Gözlerimi açmayı deniyorum, ışık canımı acıtıyor, hemen kapatıyorum. Boşlukta gibiyim, huzursuzum, kötü bir rüyanın etkisindeyim sanki… Göğsümde bir ıslaklık hissediyorum, elimle yokluyorum, bir anlam veremiyorum önce, sonra oğlumu...
Aşklar, Mertlik, Erkeklik Doğayla, Vahşi Hayvanlarla Sınanır Ermenistan Dağları’nda
Ermeni Av Hikâyeleri kitabında, insanın doğayla, doğada yaşayan tüm hayvanlarla, hayvanların doğayla, insanla ve insanın insanla kurduğu ilişkidir anlatılan. Uyum içindedir tüm canlılar. Pastoral anlatının hakim olduğu Ermenistan Dağlarında, Kuşlar, Dağda Geçen Çocukluğum ve...
Bilenler Susar *
“Ölüler her şeyi bilir; öğrenmenin yolu da ölmektir. Ölüp yok olan, ölülere karışan, yerin, suyun altına inip onlardan salık alan, gökyüzüne, onun da ötesine çıkıp ışığı aydınlığı, bilgeliği oradan, çiçek derer gibi, yanına...