Bir Elin Nesi Var
Tutunduğu yalan, fakülte son sınıfa taşımıştı Selman’ı. Yarınki sınavdan da yırttı mı, ki Allah’ın emriydi bu, diplomasını alıp Tarih öğretmeni olacaktı. Hacer’ine kavuşacaktı en önemlisi. Okumamış oğlana...
Devamını okuTutunduğu yalan, fakülte son sınıfa taşımıştı Selman’ı. Yarınki sınavdan da yırttı mı, ki Allah’ın emriydi bu, diplomasını alıp Tarih öğretmeni olacaktı. Hacer’ine kavuşacaktı en önemlisi. Okumamış oğlana...
Devamını okuSilahlı askerlerin namlu ve kundak dürtmeleri hedefindeki insanlar, neden ve nereye gideceklerini bilmeden bu trene tıkıştırıldıklarında gece vaktiydi. Eski vagonun içi ahır gibi kokuyordu. Yerlerdeki kurumuş hayvan pisliği...
Devamını okuBüyüyünce anladım acımasızlığını yolların. Yokuş veya engebeli olmasına gerek yoktu. Yollar bizi yorardı hep. Yürü yürü pabuçlarımız yırtılır, imanımız gevrerdi anamın tabiriyle. Yolların sonu yoktu bizim için. Birkaç...
Devamını okuKendini rolüne nasıl da kaptırmış. İşi bu, artist! Umursamaz tavırlar, çevreye gülücük dağıtmalar, yanındaki sarışının omuzuna saçılmış püsküllerini okşamalar, mutluluğa kadeh kaldırmalar… Kurgu mükemmel, oyuncu işinin...
Devamını okuMum alevine tapınan pervaneydi sanki. Turlayıp dönüyordu Koca Kara’nın etrafında. İrili ufaklı urlarla dolu, büyük bir oyuk açılmış pütürlü gövdesine doluyordu kollarını en yakınına sarılır gibi. Boyunun yetiştiği...
Devamını oku