Söz İzi
İnsanı bunaltan rutubetli bir sıcağın üzerinde asılı kaldığı günlerden birini yaşıyor İstanbul bugün. Kovsan da gitmeyen arsız, yapışkan bir sıcak konmuş sanki şehrin üstüne, üç beş pikelik iktidarının farkında… Bir...
Devamını okuİnsanı bunaltan rutubetli bir sıcağın üzerinde asılı kaldığı günlerden birini yaşıyor İstanbul bugün. Kovsan da gitmeyen arsız, yapışkan bir sıcak konmuş sanki şehrin üstüne, üç beş pikelik iktidarının farkında… Bir...
Devamını oku“Merhumu nasıl bilirdiniz?” diye sordu imam. Herkes “İyi biliriz!” dedi. Ben içimden bağırdım. “Kendimden bilirim.” sonuna da “Ulan!” ekledim. Herkes bana döndü. Herkesi bana döndürecek kadar bağırmışım meğer. Bağırırdım ki,...
Devamını okuMüthiş bir siren sesiyle sarsıldı. Arabadaydı. Hastaneye yetiştiriyorlardı. Sol kolu tamamen uyuşmuştu. Göğsünün tam orta noktasında, aşağı doğru inen geniş kravat gibi bir uzantı, yangın yerine dönmüştü. Acıdan kıvranıyor,...
Devamını okuHızlı hızlı yürüyorum. Biraz ürkek, hafif telaşlı… Çocuksu bir heyecanla kuaföre gitmişim, saçlar yapılı. İstanbul’da bir kış günü… Hava soğuk, gökyüzü gri… Yağmur ha yağdı, ha yağacak. Aman yağmasın diye dualar içindeyim....
Devamını okuYaklaşıyoruz diyen adamın sesinde ne bir titreme, ne de bizi saran telaş vardı. O kadar sakin olabilmek için kaç kere buradan geçmeli, diye düşündüm. “Hazır mısınız?” dedi. Bu kez bize doğru döndü ama bakışları boşluğa...
Devamını oku