Edip, Verda Ve Biz
Sadece içinden, ama sadece içinden “aşkım venüs” dediği Verda’nın ıtırlı nefesini ensesinde duyduğunu sandı Seyfi. Yaz akşamında uçucu bir serinlik… Parfüm kokusu gibi yaladı tenini. Birkaç saniye de olsa hiç...
Read MoreSadece içinden, ama sadece içinden “aşkım venüs” dediği Verda’nın ıtırlı nefesini ensesinde duyduğunu sandı Seyfi. Yaz akşamında uçucu bir serinlik… Parfüm kokusu gibi yaladı tenini. Birkaç saniye de olsa hiç...
Read MoreYıllardır yaşadığımız sabahlardan biriydi… Mutfaktaki kızarmış ekmek ve bergamotlu çay kokusu, açık balkon kapısından apartman boşluğuna süzülüyor, küçük balkondaki çamaşır ipleri nazlı nazlı salınıyor, şehrin sokaklarında...
Read MoreMerdivenle yukarı çıkan delikanlının eli saçlarının arasında kaşınan boşluğa gitti… Kafasında doktorun muzip sesi yankılandı: “Üzülmeyin delikanlı, saç kökleriniz greve gitmiş… çalışmıyorlar. Ama bizim lokavt...
Read MoreTabanları cayır cayır. Göğsünde alev alev bir fırın yanıyor. Nefes nefese yokuş aşağı iniyor. Bitmeyen yokuşta bir aralığa sapıyor. Atlatabilecek mi ardındakileri! Kendi nefesinden başka bir ses duyulmuyor aralıkta. Bir...
Read More– Yok be Samet abi… Yapmaz Melek! – Nasıl yapmaz oğlum! Bak, üç gündür yok… Sırra kadem karı… Yok! – Neriman ablaya sordun mu? Biliyordur o! – Yemin billah etti çocuklarının üstüne. Bilmiyor....
Read More