Kiltablet öykü yazmaya başlayalı 5 yıl – 60 sayı olmuş meğer.
Zaman ne de çabuk geçiyormuş meğer.
Geç başlamakla hata yapmışız meğer.
Dönüp bakınca ne çok meğerimiz varmış meğer:
Gençlik hiç bitmez her şeye yeter sanmışız meğer,
Ne çok fidana kıymışız meğer,
Her şey insan içindir deyip dünyanın içine etmişiz meğer,
Yetmemiş insanı insana kul eylemişiz meğer,
Tükettikçe mutlu oluruz sandırılmışız meğer,
Koca evrende ufacık bir noktaymışız meğer,
Kaderimiz otofaji miymiş meğer,
Devleti baş tacı etmişiz, kafamıza çıkmış meğer,
Sosyal adalet demişiz orman kanunuymuş meğer,
Adalet kodunsa bul olmuş meğer,
Özgürüz demişiz öyle sanmışız meğer,
Demokrasi demişiz pek ileri gitmişiz meğer,
Teknoloji her şeyi halleder sanıp kölesi olmuşuz meğer,
Bir dolu meğerden seç beğen al, olmadı sen bul bir meğer,
Gönder öykünü demişiz, çok bir meğeri yokmuş kalem tutan ellerin meğer!
Sayımıza öyküleriyle katkı veren Arif Kamil Olgun, Bahar Uysal Karakuş, Emine Peker Şansal, Medine Sarıoğlu, Melike Polat ve Nezir Suyugül’e teşekkür ediyoruz. Yazar, çevirmen Fuat Sevimay’la yaptığımız, kaçırırsanız pişman olacağınız söyleşimizi mutlulukta sunuyoruz. Söyleşinin odak noktasını oluşturan “Gör Bağır” öykü kitabını Dilek Yılmaz’ın kaleminden mis gibi tanıyabilirsiniz.
Keyifli okumalar…