Yazar: Füsun Uzunoğlu

Kırmızı Atkı

Dün gece oldukça soğuktu. Sen dışarıdaydın. Önemli bir işim var demiş, çıkmıştın. Ne olduğunu sordum, acelem var sonra söylerim demiştin. Merak etmiştim ama ben arkandan yetişene kadar çıkmıştın bile. Paltonu ve şapkanı...

Devamını oku

Camdaki İz

Babamlar geldi. Şaşkındım. Haftaya demiştik. Babam her zamanki gibi ciddi. Annem de biraz sıkkın. “Bir şey mi oldu?” Haber vermemişlerdi. ” Babanın işi çıktı, acele etti biraz. Bir hafta erken olsun dedi.” Sonunda alıp...

Devamını oku

Terapi

“Nedir bu dünyanın benimle alıp veremediği. Etrafımda kukla gibi dolaşan insanlar. İpler birilerinin elinde, onlar yalnızca oynuyor. Mutlu kuklalar. Düşünmeye gerek yok. O zaman sorun da yok. Evde, işte, yolda, markette, her...

Devamını oku

Kara Kedi

Sonunda yerleştim. Zor oldu ama… Eeee ne de olsa şehirler arası. Evi bulması, çeki düzen vermesi, biraz da estetik kaygılar darken derin bir nefes alıp buradaki eski hayatımın tekrar tadını çıkarmaya başlayacak-ken… Yanımda...

Devamını oku

Çay Fincanı

“Safiye, kızım, bana bir fincan çay koyuver.” Safiye etekleri tutuşmuş şekilde mutfaktan koşarak geldi. Büyük Hanımın ağzından bir kere çıkardı söz. Ama bu sefer tabak çanak gürültülerinden duymamıştı. Erkenden toplanıp yarınki...

Devamını oku