Öldürme Baba!
Kim bilir bu çığlık kaç evde yankılandı? Kimi zaman gırtlağını yırtarak bağıran, kimi zaman yüreğini parçalayarak susan çocukların çığlıklarıydı bunlar ama çoklukla duyulmadılar. Bazen bir erkeğin yanında görülen evin...
Devamını okuKim bilir bu çığlık kaç evde yankılandı? Kimi zaman gırtlağını yırtarak bağıran, kimi zaman yüreğini parçalayarak susan çocukların çığlıklarıydı bunlar ama çoklukla duyulmadılar. Bazen bir erkeğin yanında görülen evin...
Devamını okuKüçüklüğümde misafirliğe gelen anneler bana hep çocuk baktırmaya çalışırlardı. Rahat rahat dedikodu yapmak için “hadi, güzelce oynayın,” der çocuklarını önüme koyarlardı. Kabul etmezsem ya koluma çimdik atarlar ya da kocaman...
Devamını okuGünlerden bir gün, doğduğundan beri dışına adım atmadığın köyünden, İstanbul’da yaşayan oğlun, babamı ziyarete gelmişsin. Babam da ne akla hizmetse seni sinemaya götürmüş. Sinema çıkışında kasketini çıkarıp kocaman mendilinle...
Devamını okuDenge; çok fazla çağrışımları olan bir sözcük, bir kavram. Psikolojik, sosyal, toplumsal, ekonomik, siyasal hemen her zeminde karşımıza çıkıyor. İş ya da özel yaşamımızdaki tavır tutum ve davranışlarımızda, çevremizle olan...
Devamını okuPerdelere gizlenmiş kahkahalar, yastıklara gömülmüş hıçkırıklar, Yemek masasındaki neşe, bir tanıdığın beklenmeyen gelişi, Kapının açılmasıyla birlikte merdivenlerdeki ayak sesleri, bir sevinç, Mutfakta kaynayan suyun, çay...
Devamını oku