Tek Kişilik Dev Kadro

Değerli Okurlarımız, bu ayki sayımızın baş konuğu Kiltablet yazarlarımızdan ilk öykü kitabı internet raflarında yerini alan Sevgili Hüseyin Karagöz… “Kilitli Hatıralar” öykü kitabıyla ilgili sorularıma yanıt vermeyi kabul ettiği...

Hafif Bir Koyuluk

Yavaşça pantolonunun oturak bölümüne yerleştim. Önceleri pek de belli değildi orada olduğum. Hafif bir renk koyuluğu o kadar. Sanki kumaşın defolu bölümü gibi, yanlışlıkla bir yerlere oturmuş gibi, şöyle belli belirsiz bir...

Kar Beyaz

Ufacık bir kıvılcım masalı sonlandırdı. Bembeyaz heyecanların ardından sarı, turuncu, kırmızı renkleriyle harlı bir yangın geceye aktı ve acı bir yarıyıl -sömestr- tatili hafızalara kazındı. Yazık, çok yazık! “Kar beyaz” ölüme...

Kırmızı Mürekkep

Mürekkep lekesiydi onda ilk fark ettiğim. Gömleğinin sol cebinin kenarında kırmızı mürekkep lekesi. Oysa mis gibi parfüm kokusu, tıraşlı yüzü, kepeksiz yana taranmış saçları, ütülü gömlek ve pantolonu, bakımsız bir erkek...

Kurbağa Ayağı

Her zamanki gibi o sabah da erkenden uyanmıştı uyanmasına ama yataktan hiç çıkası yoktu. Uykusuzluktan ölüyordu üstüne bir de kemikleri sızım sızım sızlıyordu. Karısına “Kütük gibiyim,” dedi “bırak biraz daha uyuyayım.” Beş...

Pancar Salatası

Hastalık hastası Ercan Bey, eşi Meryem’in vefatından sonra iyice hassaslaşmıştı. Her gün internetten saatlerce araştırma yapıyor, kendi kendine koyduğu teşhisleri kızı Elif’e anlatıyordu. Annesi vefat etmeden kısa süre...

Sıradaki Durak: Kendim

Tren, istasyondan ağır ağır hareket ettiğinde, camdan yansıyan siluetim bile bana yabancı geldi. Saçlarımı toplamayı yine unutmuştum. Belki de bilinçli bir unutmaydı. Umursamamayı seçmek, görünmemeyi garantilemek gibi....

Şarkıcı

Müzeyyen çaktırmadan masadaki isim etiketlerini kolaçan etti. Behice Hanım kendini ve kocasını Kralın iki yanına yerleştirmişti. Tevfik Beyin adı diğer uçtaydı. Ürdün Kralıyla yakınlığı olmasa Tevfik Bey’i de davet etmezlerdi...

Vuslat

“gözlerin güneş olmuşsa gönlüme içimde tomurcuklanmışsa sevdan ırmaklar çağlıyorsa mutluluktan kokun kalmışsa avuçlarımda varsın geç gelsin bahar varsın beklesin vuslat bahara kadar” Vuslat… Ne çok hasret kokan...

Kırk Yıl

Neredeyse kırk yıl oldu görüşmeyeli. Güya birbirimize ahretlik olmuştuk. Kader beni uzaklara savurdu. Doğduğum toprakları unutturdu. Zaman anlaşılmaz bir şey. Ne yaşadığını, ne geleceği fark edemiyorsun. Dünya gailesi seni...

Altın Portakal

Her şey o cumartesi sabahı gittiğim bit pazarında başladı. Uzun bir suredir İstanbul’un bit pazarlarını ziyaret etmek hobim olmuştu. Yaşım ilerledikçe bu alışkanlık vazgeçilmezim oldu. Ölümden sonra neler yaşandığının...

Buluşma

Hava ağır. Bir filmin kareleri gibi, silik, bulanık, belirsiz. Kareler tren vagonları gibi hızla geçiyor, izlemesi olanaksız ama geçtiklerini biliyorum. Arkalarından bakıyorum. Boş rayların yansımaları var, üzerlerinden uçarak...

Taciser

Ada vapuru yandan çarklı, Bayraklar donanmış cafcaflı. Simitçi, gazozcu, kahveci… “Ooo, Taciser Hanım, pek keyiflisiniz maşallah; ne güzel! Şarkınız ta uzaklardan doluyor kulaklara.” “Aa, merhaba Tahsin Beycim; nasılsınız?”...

İkilem

“Canım kızım ne kadar yakıştı gelinlik sana!” Sakın narsist falan olduğumu düşünmeyin, aynaya baktığımda düğün için yaratılan beni ben de beğendim ve anneme hak vermek durumunda kaldım. Onca hazırlık koşturma da bu sonuca...

Yabancı

Kiltablet Mart ayı konumuz “yabancı”, hepimize farklı çağrışımlar yapacak bir kavram. Genellikle tanımadığımız, uzak ya da farklı olan birini veya bir şeyi ifade eder. Günlük hayatta girdiğimiz birçok ortamda hem yabancı...

Yabancı ve Gitar

Bodrum’un dar yokuşlarından çıkıyorum. Aklımda balıkçının dizeleri. Yokuş başına geldiğinde Bodrum’u göreceksin, Sanma ki sen Geldiğin gibi gideceksin Eski cumbalı evlerin gölgelerine sığınarak ilerliyorum. Güneş yakıyor....

Fark Etmez

Tema, “yabancı” olunca Albert Camus’un kült romanını raftan çıkarıp yeniden okudum. Çoğu edebiyatseverin okuduğunu varsaydığım ancak okunduysa bile, yeniden gözden geçirilmesinde, yaşadığımız dönem dinamiklerinin...

Yabancı

Soğuktu, yağmur yağıyordu… Buğulanmış camlara incecik parmaklarıyla resimler çiziyordu. Tek katlı ev, anne, baba, ortada küçük bir kız… Sevdiklerinin ellerinden tutmuş, önünde uzayıp giden ipince yol. Bir süre yaptığı resme...

O Nereye Gitti

Kış akşamlarının erken çöken karanlığında; yağmur, sokak lambasının ışığında gümüş ipler gibi süzülüyordu. Yorgun günün ardından bir an önce eve ulaşma isteğinin telaşı, araçların sileceklerindeki mekanik ses, çalınan...

İki Emanetçi

Hayatımın en anlamlı hediyesini sen verdin! İlkokul diplomamı gördüğünde anlımdan öptün- hep anlımdan öperdin. ‘Üniversite diplomanı görmek de kısmet olsun’ dedin. ‘Mezuniyet hediyesi olarak seni İstanbul’a götüreceğim....

Epilog

Kitaplarda okumuş, dudak büküp geçmiştim. Bir tek sözün bu kadar deprem yaratacağını beklemiyordum. Temeli sağlam sandığım bir ilişki demek bu kadar kolay yıkılabiliyordu. Oysa kocaman bir yürek taşıyordum. Birkaç dakika...

Büyük Arkana

Bir mum yaktım. Sandalyeyi yaklaştırdım, Tarot kartlarımı çıkardım, karıştırdım, masaya yaydım. Bilinmeyenin ardında, gizlerin peşinde, kendi gizimin peşinde, kendimle yolculukta, iyi kötünün dengesinde farklı bir dünyaya...

Sır

SIR’ın Türk Dil Kurumu sözlüğüne göre iki anlamı var; 1) Kimseye söylenmemesi, gizli tutulması gereken şey, giz. 2) İnsan aklının yeterince açıklık getiremediği şey. Hayatımızın başlangıcından itibaren sırlarla iç içeyiz....

Yükleniyor